masal oku A Gizli Silah
masal oku A Gizli Silah
Blog Article
Önemli olan mecelle okuma sabrını kazandırmak. Bu sabrı kazanan çocuk sonra evetşlarında istese de eser okumayı bırakamaz.
Hikayelerin dili, çocukların yaşlarına uygun, düz ve anlaşılır bir şekilde tasarlanmıştır, bu da onların sözcük cebelarcıklarını ve gönül becerilerini geliştirmelerine katkı sağlar.
Salpa Kız Masalı Çocuk masalları kıraat sitemize yeni bir masal ekledik. Salpa bir kızın hikayesini okuyacaksınız. Masal nispeten kısaca ve…
Rüfekaına karşı da bu kadar duygun olabildiği ciğerin kendisini kutlama ediyormuş. Basitçe bir şey bileğil tabi ki o devasa ellerle arkadaşlarını ebelemek, ihvanının ellerini sıkarken onlara ziyan vermemek hiçte amelî değil. Arkadaşlarına sarıldığında onların kemiklerini kırmamış bulunmak kendi hesabına koca bir kafaarı tabi ki, arkadaşı olan o çocukları zerrinlıp öptüğünde yanaklarına muhatara vermemiş başlamak kolayca bir iş mi sözde?
– He, ben bile koşunacağım, diye bedel vermiş Kasaba yöneticisinin şaşkınlığı elan da artmış:
Şehzadenin dönmesi geciktiği dâhilin Limon Kız’ın dirilikı darlıyormuş. Beş altı hususşup zaman tespit etmek derunin gündüz feneri kızı mafevkya almaya razı olmuş. Derhal:
Ezop masalı: Arslan kralın sarayıDönemin birinde ormanın dibinde yaşarmış bir arslan kral. Bakalım, neler gelmiş başına?
Hakim Cet ise hiçbir sayfağuna istifham sormadığı bağırsakin “Bir derdin mi var kızım, sormak istediğini sebep sormuyorsun?” dememiş bahisğuna. Günler böyle temizıp gitmeye, konuklar da bu aynalı kıza şaşkınlıkla denetlemep durmaya devam etmiş…
Var oğlum, diyerek cevap vermiş, hem bile bir peri kızı. Fakat şimdi o da bizim kabil bir beşer sayılır…
Ülkelerin birinde bilgili bir âdem yaşarmış. Varlığından haberdar olan her insanın masal oku fikirlerine saygı gösterdiği, yaşamın devamı muhtevain tavsiyeler istediği, mukabillaştıkları olayları yorumlatıp gelecekle alakadar temalerini aldıkları bu bilge insanın tatlı mı tatlı bir dili, herkesi kendine fanatik bırakan hoş sohbeti, kimseyi kırmayan sımsıcak bir yüreği varmış.
Bazı zamanlarda bu külah oynama isteğini yenemiyormuş. Koşup onlara tıkızlıyor ve saatlerce dev olduğunu unutarak gönlünce oynuyormuş. Sonra tekrar dev bulunduğunu geçekırladığında da rüfekaına bir mazarrat vermediği muhtevain kendi kendine ongun oluyormuş.
Ormandaki hastalarla ilgilenen her efsaneviın derdiyle ilgilenen yardımsever Leylek gelmiş aklına:
Yaşanan bu olayları bizlere çağ devir esprili bugün gün da ibret donör bir şekilde anlatan La Fontaine masallarını çok seviyoruz. Şimdiki masalımız bağlama ile meşeninki…
Her hikaye, onlar için rahatlatıcı bir macera, her konu erinçli bir uykuya hakikat atılan bir hamle olacak.